Kapıyı vurup çıktım bir daha o eve dönmemek üzere. Git dememişti ama önemli olan gitme dememesiydi. Eğer bakmak isterse görebileceği bir banka oturdum. Bir sigaradan fazlasına ihtiyacım vardı ama elimdekiyle yetindim.
Yarım saat içinde beni, en mutlı günlerimi geçirdiğim ama asla sevemediğim bu şehirden koparacak otobüse binmiştim. Doğduğum şehrin havasını içime çektiğimde ise burayı çok sevdiğimi ama asla yeterince mutlu olamayacağımı biliyordum.
26 Eylül 2008 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
havayı içine çekip salmamışsın...sıkıntı yapan içinde kalan gaz olmasın...
bence bi şekilde bahadırın yorumlarını engelle.. ciddiyet bozucu şakafonik herif...
Yorum Gönder